Neden Gap ?
Tarihi geçmişi, Yontma Taş Devri’ne kadar uzanan ve çok renkli bir kültürel mozaiğe ev sahipliği yapan Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Mezopotamya Ovalarına doğru akan Fırat ve Dicle nehirleri arasında bulunan Diyarbakır, Mardin, Adıyaman, Şanlıurfa ve Gaziantep gibi bölgeleriyle ziyaretçi akınına uğrayan eşsiz bölgelerden biridir. Her bir bölgesinde ayrı bir tarihi hikaye, eşsiz mimari yapıtlar ve hissedilmeye değer bir atmosfer vardır.
Diyarbakır Gezilecek Yerler;
Diyarbakır Surları
Dünya’nın dört bir yanından ziyaret alan, Çin Seddi’nden sonra en uzun sur olması ile ünlenen Diyarbakır Surları 5. 5 km uzunluğunda ve 7-8m yüksekliğindedir.16 kalesi ve 5 çıkış kapısı olan siyah bazalt surlar, kentin en ilgi gören yerlerinden biridir. Ortaçağ askeri mimarisinin muhteşem örneğini oluşturan bu surlar yazıtlar ve kabartmalarla işlenmiş muhteşem bir görselliğe sahiptir.
Malabadi Köprüsü
Silvan ilçesi yakınlarında Batman çayı üzerindedir. Dünyadaki taş köprüler içinde kemeri en geniş olan Malabadi Köprüsü’nün sahip olduğu manzara görülmeye değer…
Ulu Cami
İslam dünyasında, beşinci Harem-i Şerif olarak bilinen Ulu Cami, en büyük Hıristiyan tapınağı olan Mar-Tama kilisesinin, M.S. 639 yılında camiye çevrilmesiyle oluşmuştur. 1091’de Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah zamanında tadilata giren cami, 1115 tarihinde meydana gelen deprem ve yangında büyük hasar görmesinden dolayı,1240 yılında tekrar halk yardımıyla onarılmıştır. Avlusundaki şadırvanları, çeşitli devirlere ait kitabeleri yönünden büyük değer taşıyan bu ilk İslam yapısı, kara taşlarla inşa edilmiştir.
Anadolu’nun en eski camisi olan Ulu Cami, çevresindeki iki medrese ve diğer yapılarla anıtsal yapılar topluluğu olmasıyla ziyaretçi akınına uğramaktadır. Plan olarak 705-715 yıllarında inşa edilen Şam’daki Ümmiye ve Emevi camilerine benzeyen Ulu Cami’yi ziyaret etmeden dönmeyin.
Behram Paşa Cami
13. Osmanlı Valisi Behram Paşa tarafından yaptırılan cami, Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerindendir. Caminin çok süslü minberi adeta bir sanat harikasıdır.
Şeyh Matar Cami
Dört ayaklı minare ve cami, Akkoyunlu eseri olup 1500 yılında Sultan Kasım tarafından yaptırılmıştır. Minare yekpare taş sütun üzerinde dört köşeli olarak inşa edilmiştir. Sütunların üzerinde fırınlanmış ağaç kullanılması da minarenin özelliklerinden biridir. Yedi defa sütunların arasından geçildiği taktirde dileklerin kabul olduğu söylenen bu Cami görülmeye değer yapıtlar arasında yer almaktadır.
Meryem Ana Kilisesi
6, yüzyıldan kalma olup ve zamanla birçok onarım görmüş olan Meryem Ana Kilisesi, Bizans devrinden kalma mihrabı, Roma biçimi kapısı ilgi çekicidir. Kilisede bazı azizlerin türbesi ve Süryani Kadim Yakubi mezhebine ait olan kilisede bazı azizlerin tasvirleri bulunmaktadır.
Şanlıurfa Gezilecek Yerler
Eyyüp Peygamber Türbesi
Viranşehir ilçesine 10 Km. uzaklıkta bulunan Eyüp Nebi beldesinde Hz. Eyyüp Peygamber’in, eşi Hz. Rahime ve Hz. Elyasa’nın türbeleri bulunmaktadır.
Balıklı Göl
Şanlıurfa’da gezip görülecek yerlerin başında, Damlacık adı verilen tepe üzerine kurulmuş olan Urfa Kalesi gelmektedir. Yapılan tarihi belli olmayan kalenin, iç kulesi 25 kululiden ve tek kapıdan oluşmaktadır. İç kale ile dış kale arasında yer alan Şanlıurfa’da, söylenene göre, mancınık görevi gören iki sütundan fırlatılarak ateşe atılan Hz. İbrahim Peygamber’in düştüğü yer göle dönüşmüştür. Halilü’r Rahman Camisi önünde ki bu göle halk adıyla Balıklıgöl diğer adıyla Ayn-ı Zeliha Gölü denilmektedir.
Harran
Eyüp Peygamber’in çile doldurduğuna inanılan Urfa yakınlarındaki Eyyüp Mağarası, Şanlıurfa’ya 120 km uzaklıkta bulunan, Suayip Peygamber’in yaşadığı Suayıp Şehri, Şanlıurfa’nın 44 km. güneyinde bulunan Harran gezip görülecek yerlerin başında gelmektedir. Harran’da ki en ilgi çekici eser, İslam imparatorluğu döneminden kalmış olan 40 metre yüksekliğindeki kuledir.
Koni biçiminde ki Harran Evleri ve arkeolojik kalıntılar, turistlerin büyük ilgisini çekmektedir. Bizans döneminde n kalan Siverek Kalesi, Asurlulardan kalma Sumatar şehri görülmesi gereken yapıtlar arasındadır.
Kızlar Sarayı
Viranşehir karayolunun 29 Km güneyinde bulunan Kızlar Sarayı, kalkerli kayadan oluşmuş bir tepe üzerinde bulunmaktadır. Kayaların üstlerinde Süryanilere ait kitabelere rastlanmaktadır. Kayalıkların güney kısmında, beyaz kesme taşlardan yapılan sarayın kalıntıları bulunmaktadır. Bu alanın tam altında yer altı çarşısı, kalıntıların kuzey kısmında ise mağaralar bulunmaktadır. Mağaraların iç kısmında yer alan kapıların ve pencerelerin nasıl özel bir sanatla canlılık kazandığı görülmeye değer…
Mardin Gezilecek Yerler
Mardin Kalesi
10. yüzyılda Hamdaniler tarafından inşa edilen kale, 1 km uzunluğunda olup 30-150 m. genişliğindedir. Çeşitli zamanlarda Mardin’e uğrayan gezginlerin verdikleri bilgilerden kalede çok sayıda yapı olduğu anlaşılmaktadır. Mardin’e hâkim bir manzaraya sahip kalenin bir başka özelliği de, doğal kaya üzerine inşa edilmiş olmasıdır.
Merdis Kalesi
Nusaybin ilçesinin 15 km. kuzey doğusunda Eskihisar köyünde yer alan Marin Kalesi, eski Merdis şehrinin içinde yüksek bir kayalık üzerinde inşa edilmiştir. Kalenin çevresi yaklaşık 1500 m olup, 12 kule ile desteklenmektedir. Kalenin kimler tarafından yapıldığını gösterir herhangi bir buluntu yoksa da, inşa tarzı Bizans yapımı olduğuna işaret etmektedir.
Reyhaniye Cami
Ulu Cami ile Şehidiybe Medresesi arasında yer alan Reyhaniye Cami’nin, 15. yüzyıl sonunda ya da 16. yüzyıl başlarında yapıldığı, 19. yüzyılda da onarıldığı tahmin edilmektedir. Ana mekân, yörede çokça rastlanan mihrap önü kubbeli yapıların gelişmiş bir örneğidir. Kare kaideli, sekizgen gövdeli minarenin şerefeden sonrası silindirik biçimde olan yapısıyla ziyaretçilerin ilgi odağıdır.
Zinciriye Medresesi
Medrese Mahallesi’nin kuzeyinde yer alan ve 1385 yılında Melik Necmeddin İsa tarafından yaptırılan Zinciriye Medresesi, Sultan İsa Medresesi adı ile de tanınmaktadır. Söylenene göre, Timur ve ordusuyla mücadele etmiş olan Melik İsa bir süre bu medresede hapsedilmiştir.
Girişindeki taş işlemeler ve dilimli kubbeleriyle dikkat çeken medrese iki avlulu ve iki katlı olup, avluların dışında kalan mekânlar yaygın bir şekildedir. Medresede Sultan İsa Türbesi ve birçok eski kitabe mevcuttur. Medrese aynı zamanda rasathane olarak kullanılması dolayısıyla yüksekte kurulmuş olan bu yapı, geçmişte müze olarak da kullanılmıştır.
Mor Stefanos Kilisesi
Midyat’ın Güngören köyünde yer alan Mor Stefanos Kilisesi’nin doğusuna, mihrap tarafından kapatılan, yazlık kilise niteliğindeki iç avlu uzanır. Ana kilisenin kuzeyinde, vaftizhane olarak kullanılan Vaftizci Mor Yuhanon Kilisesi bulunmaktadır. Oldukça zarif bir işçiliğe sahip olan Mor Stefanos Kilisesi, Doğu-batı yönünde yerleştirilmiş uzun orta nefiyle Turabdin bölgesindeki en güzel köy kiliseleri arasında yer almaktadır.
Geleneksel Mardin Evleri
Mardin kentinin kolay işlenebilen sarı kalker taşının kullanıldığı, çeşitli motiflerle bezenmiş geleneksel evleri nostaljik bir atmosfer yaşatmaktadır. 4 metre yüksekliğe ulaşan evlerinin duvarları sert iklime karşı korunma amacıyla inşa edilmiştir. Mimaride önemli bir yere sahip olan eyvan ve revak gibi yarı açık kısımlar, özellikle batı güneşine karşı gölgede kalacak biçimde yapılmıştır. Mardin evlerinin en önemli özelliği taş işçiliğidir. Kapı ve pencereleri, sütunlar, kemerler ve değişik motiflerle süslenmiştir.
Midyat
Mardin gibi bir müze kent olan Midyat, Mardin’den yaklaşık 1,5 saat uzaklıkta yer almaktadır. Mardin’e benzer evlerin, taş konakların, kemerli geçitlerin, minare gibi yükselen çan kuleleriyle Süryani kiliselerinin bulunduğu Midyat, bir ortaçağ kentini andırmaktadır. Telkari diye bilinen taş işçiliğinin en güzel örnekleri Midyat’tan çıkmadır.
Gümüş işçiliğiyle ünlü olan Midyat’ın el sanatları, turistik açıdan da oldukça önemli bir yere sahiptir.
Dara Ören Yeri
Mardin’in 30 km güneydoğusunda bulunan Oğuz köyünde yer almaktadır. Eski Mezopotamya’nın en önemli kentlerinden birisi olan Dara, bugün küçük bir köy yerleşmesi haline gelmiştir. Büyük İskender ile Pers İmparatoru’nun savaşına sahne olmuş bu antik yerleşim İran Hükümdarı ünlü Darayuvaşi tarafından kurulmuş ve çeşitli dönemlerde İranlılarla Romalılar arasında el değiştirmiştir.
Kent 7. yüzyıl sonlarına doğru Emevilerin daha sonra Abbasilerin 15. yüzyılda da Türklerin hâkimiyetine girmiştir. Kalıntılar arasındaki büyük kesme taşlar ve bulunan sikkelerden Dara’nın geçmişte büyük ve görkemli yapılara ve zengin hazinelere sahip olduğu anlaşılmaktadır. Kaya içine oyulan yapılardan oluşan Dara kenti, çevresi ile birlikte geniş bir alana yayılmakta olup, kentin doğusunda yer alan kaya mezarları Kuruçay’a kadar uzanmaktadır.
Adıyaman Gezilecek Yerler
Nemrut Dağı
Doğu ve Batı Medeniyetlerinin kesiştiği yerde 2150 m yükseklikte bulunan ve dünyanın 8. Harikası olan Nemrut, yüksekliği on metreyi bulan büyüleyici heykelleri, metrelerce uzunluğu olan kitabeleriyle, UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır.
Unesco tarafından Dünya Kültür Mirası olarak ilan edilen Nemrut Dağı, çevresindeki Kommagene Uygarlığı eserleri ile birlikte ülkenin önemli Milli Parklarından biridir. Nemrut Dağındaki dev heykeller ve Tümülüs, Eski Kale, Yeni Kale, Karakuş Tepesi ve Cendere Köprüsü Milli Park sınırları içerisinde yer almaktadır.
Atatürk Barajı
Türkiye’nin en büyük dünyanın ise 8. Büyük barajı olan Atatürk Barajı, Adıyaman ve Şanlıurfa il sınırları içerisinde yer almaktadır. Yıllarca kurak olan bu topraklara adeta can veren, bölgenin ekonomisini hızla geliştiren bu barajı ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.